26°
CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, tarımsal üretimde verim için kullanılan gübrelerde fiyat artışının son bir yılda yüzde 80’lara ulaştığını söyledi. Gübrede Türkiye’nin dışa bağımlı olduğuna dikkat çekerek döviz kurları artarken fahiş oranda zamlanan gübrenin, kurların düşmesine karşın daha da zamlandığını belirten Barut, “Yüksek üretim maliyetleri tarıma ve üreticiye darbe vuruyor.” dedi.
(HABER MERKEZİ)- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, tarımsal üretimde verim için kullanılan gübrelerde fiyat artışının son bir yılda yüzde 90’lara ulaştığını ancak iktidarın bu yangını söndürmek yerine seyrettiğini söyledi. Gübrede Türkiye’nin dışa bağımlı olduğuna dikkat çekerek döviz kurları artarken fahiş oranda zamlanan gübrenin, kurların düşmesine karşın daha da zamlandığını belirten Barut, “Yüksek üretim maliyetleri tarıma ve üreticiye darbe vuruyor. Ürün fiyatları sabit kalıp hatta gerilerken maliyetlerdeki fahiş artışa müdahale etmesi gerekenler hiçbir adım atmıyor” dedi.
Tarımsal üretimde gübrenin verim için çok önemli olduğuna vurgu yapan CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, üretimin sürdürülebilirliği ve çiftçinin yaşayabilmesi için zorunlu olan gübredeki fahiş fiyat artışlarının can yaktığını kaydetti. Tarımda yüksek girdi maliyetlerine iktidarın çözüm üretmediğini ifade eden Barut, “Tarım ve çiftçi açısından her geçen gün daha büyük sorunlar ve sıkıntılarla karşı karşıya kalıyoruz. Binbir emekle üreten, ürettiğinden kazanamayan çiftçimiz borç batağına saplanıp hızla tarımdan uzaklaşarak mağdur olurken, ülke tarımı, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ve ekonomimiz zarar görüyor” diye konuştu.
“GÜBREDE DIŞA BAĞIMLIYIZ”
Tarımda gübre kullanımının önemi dikkat çeken Ayhan Barut, şöyle devam etti:
“Türkiye’de ortalama 5.5 milyon ton gübre kullanılıyor. Verim için önemli olan gübrede KDV’nin sıfırlandığı dönemde kullanım miktarı 6.5 milyon tonu aşmıştı. Yani çiftçi uygun fiyatla erişebilse aslında verim için gübreyi daha çok kullanacak. Ülkemizde toplam gübrenin aşağı yukarı yarısı doğrudan ithal ediliyor ancak gübre üretiminin ana hammaddeleri doğalgaz, fosfat kayası ve potas tuzu ile amonyak, nitrik asit, sülfürik asit ve fosforik asit neredeyse tümüyle ithalat yoluyla getiriliyor ve ülkemizle işlenerek ürün haline geliyor. Yani gübrede tam olarak ithalata bağımlıyız. 2015-2019 döneminde gübre ve üretimine yönelik gerekli maddeler için yapılan ithalat 5.6 milyar dolar oldu. Aynı dönemde yapılan ihracat ise 866 milyon dolar seviyesinde kaldı. Bu veriler bile durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Üreten bir ülke için, tarımsal üretimde sürdürülebilirlik ve güvenli gıdaya erişim açısından gübre için adım atılması zorunludur.”
Tarımsal üretimde çifçinin en büyük maliyet kalemlerinden birisini oluşturan gübre fiyatlarındaki akıl almaz artışlara çare bulunmadan tarım ve çiftçi için ‘rahatlık’ gelmeyeceğini dile getiren Ayhan Barut, şunları kaydetti:
“Maalesef elektrikten suya, mazottan tohuma, zirai ilaçtan diğer tüm girdilere kadar maliyetlerdeki inanılmaz artış gübre için de fazlasıyla geçerli, çiftçinin de canını acıtıyor. Çünkü son 1 yılda gübre fiyatlarında yüzde 90’a varan artış yaşanıyor. DAP gübrede yüzde 87 oranında zam var ve fiyatı ton başına 1850 liradan 3 bin liranın çok üstüne çıktı. ÜRE gübrede de aynı durum var. Artış yüzde 82 oldu, fiyatı 1650 liradan 3 bin lirayı buldu. Amonyum Sülfatta yüzde 74, taban gübrelerinde yüzde 50’nin üstünde fiyat artışı var. Döviz kurları yükselirken ithalata bağımlılık gibi gerekçeler gösterilerek yükselen gübre fiyatları ne hikmetse döviz kurları aşağıya düşmesine rağmen aynı oranda gerilemiyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun Tarımsal Girdi Fiyat Endeksinin Kasım ayı hesaplamasına göre tarımsal girdiler yıllık ortalama yüzde 15.35 oranında artmış görünüyor. O halde gübre fiyatlarındaki artış neye göre, nasıl bir hesapla yapılıyor? Bu konuda izahat bekliyoruz ancak en önemlisi ise ülkemizde tarımı ve çiftçiyi gözetmesi gereken iktidarın bu konuda üç maymunu oynamasıdır. Akıl almaz bir şekilde kulaklarını ve gözlerini kapatıyorlar, ağızlarını da bıçak açmıyor. Tarımsal üretim için hayati, çiftçimiz için de yaşamsal önemdeki gübrede yaşananlara rağmen anlaşılmaz biçimde susuyorlar. Başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere iktidarı gübredeki yangına çözüm bulmaya çağırıyoruz. Bugün piyasalarda çiftçi gübre bulamıyor. Çünkü firmaların satışı ve dağıtımı durdurduğu söyleniyor. Fiyat başta olmak üzere gübrede yaşanan vahim tabloyu değiştirin. Tarım Kredi Kooperatifleri eliyle adım atın ve alternatif çözümlerle çiftçiye gübre çilesini daha fazla çektirmeyin.”
