Erhan Konuk, henüz 26 yaşındaydı.
Kocaman yürekli bir Özel Harekât Polisiydi… Görev yaptığı timin öncüsüydü, o yüzden önden o giderdi… Korkmazdı, timiyle birlikte hareket ederken. Ve bu şanlı bayrağında hiçbir zaman düşmeyeceğini söylerdi.
Erhan Konuk Cumartesi günü Hakkâri’de girdiği çatışmada hain bölücü terör örgütü tarafından şehit edildi. Erhan Konuk’un, acı haberi memleketi Pozantı’ya bir kor ateşi olarak düştü. Adeta dağlar ağladı, koca koca kayalıklar şehidimin yasını tuttu.
Şehidin cenaze namazı memleketi olan Pozantı’nın Aşçıbekirli Köyü’nde kılındı. Aşçıbekirli Köyü belki de daha önce hiç bu kadar kalabalık olmamıştı. Türk Bayrakları ile donatılan köy meydanında, Erhan Konuk için binlerce insandan süzülen gözyaşları toprağa karıştı.
Adana’dan, Osmaniye’den, Hatay’dan, Niğde’den hiç tanımadıkları Erhan Konuk’un cenazesine yetişebilmek için adeta birbiriyle yarıştı. Köy meydanı gelen kalabalığa yetmedi. İnsanlar evlerin damına çıkarak, güneş altında şehidimiz için dua etti. Ve arabalar… Arabalar köy meydanına alınmadı. Araçların yollara sığmaması üzerine bir süre sonra karayolu otoparka dönüştü. İnsanlar cenaze törenine yetişmek için araçlarını koyda bırakıp kilometrelerce yürümeye başladı. Kilitlenen trafik ise saatler sonra güçlükle açılabildi. Çünkü Aşçıbekirli’ye ulaşan araç kuyruğunun sonu Pozantı’ya kadar ulaştı.
Çevre köylerin ihtiyarları ise ellerinde baston olarak kullandıkları sopalarla, Ağustos’un sıcağında minik adımlarla Erhan Konuk’un cenaze törenine geldi. Aksakalları ile şehidimin naşı başında gözyaşı döken yaşlı amcalar, bir taraftan ülkenin birliği ve dirliği için dua etti.
Yaşlı amcalar gelirde, yaşlı teyzeler durur mu? Belki de evinde hasta yatağından kalkmayan yaşlı teyzeler de yakınlarından aldıkları desteklerle yavaş yavaş da olsa şehit cenazesine katıldı. Onlarında yine bir olsun cenaze töreni sırasında gözyaşları kurumadı.
Belki bu yaşlı amcalara ve teyzeler Erhan Konuk’u hiç görmemişlerdi. Belki hiç konuşmamışlardı. Ama… Erhan Konuk, bu yaşlı insanların kahramanıydı. Erhan Konuk, bu vatan için, bu topraklar için, bu bayrak için, bu insanlar için, bu ezan için, bu camiler için kısacası bu ülke için düşmüştü. Erhan Konuk, artık şahadet şerbetini içerek gerçek dünyada Sevgili Peygamber Efendimize komşu olmuştu.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Erhan Konuk’un cenazesinde yaşamış olduğum yoğun duyguları bir süre unutmam mümkün değil. O yaşlı insanların o köy meydanına çıkmak için vermiş oldukları çabayı anlatacak kelime sanıyorum yok.
Aşçıbekirli Köyü, Pozantı’ya yaklaşık 35 kilometre ve Aşçıbekirli köyüne gelmeden önce birkaç tane köyden geçmek zorunda kalıyorsunuz. Şehidin haberi alan çevre köyde yaşayan insanlar ise saatlerce şehidin geçeceği saati bekledi. Ayaklarında şalvar, başlarında örtüleri, ellerinde kocaman kocaman Türk bayrakları ile yol kenarlarını donatan insanlar, Aşçıbekirli şehidi Türk Bayrakları ile karşıladı.
Pazar günü Aşçıbekirli’de yaşananları anlatmak çok zor. Ama gördüğüm manzaralar karşısında ağlamamak için kendimi çok zor tuttum. Gerek yaşlı insanların kenetlenmesi, gerekçe gençlerin el ele kol kola verip, şehidimizi al bayraklarla karşılaması gerçekten o gün, Aşçıbekirli köyünde tarihi bir gün yaşandı.