Adana’da hayata geçirilen ‘Ben De Varım’ projesi ile meslek edindirme kurslarına katılan hükümlüler sertifika aldı. Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, “Zamanında elinde bıçak, satır, pala olan adamların eline bugün fırçayı, malayı, spatulayı vermek kolay iş değil, biz bunu yapıyoruz” dedi.
ADANA (İHA) – Adana’da hayata geçirilen ‘Ben De Varım’ projesi ile meslek edindirme kurslarına katılan hükümlüler sertifika aldı. Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, “Zamanında elinde bıçak, satır, pala olan adamların eline bugün fırçayı, malayı, spatulayı vermek kolay iş değil, biz bunu yapıyoruz” dedi.
Adana Cumhuriyet Başsavcılığına bağlı Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ile Yüreğir Cumhuriyet Halk Eğitim Merkezi işbirliğiyle hükümlülerin kişisel becerilerini geliştirmeleri, topluma kazandırılması, istihdam sağlanması ve sosyal faaliyette bulunmaları amacıyla ‘Ben De Varım’ projesi hazırlandı. Proje kapsamında meslek edindirme kurslarına katılan hükümlüler, sertifikalı meslek sahibi oldu. ‘İnşaat boyacısı’ ve ‘klima bakım ve montaj kursu’na katılarak eğitimleri başarıyla tamamlayan 80 hükümlü, Adana’daki toplam 76 okulun boya ve tadilat işleri ile klima bakımını yaptı. İnşaat boyacılığı ve klima bakım ve montaj kursuna katılan hükümlülere Yüreğir ilçesinde yine hükümlülerin yenilediği Cumhuriyet Halk Eğitim Merkezindeki devlet dershanesinde düzenlenen törenle sertifikaları verildi.
“ZAMANINDA ELİNDE BIÇAK OLANA BUGÜN FIRÇA VERİYORUZ”
Yüreğir Kaymakamı Fatih Genel ile Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin de katıldığı törende konuşan Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü bünyesinde 12 bin kişinin bulunduğunu ve takip edildiğini, bu kişilerden 800’ünün kamu hizmeti yerine getirdiğini söyledi. Milli Eğitim Müdürlüğü ile yaptıkları projelerin kendileri için çok önemli ve anlamlı olduğunu kaydeden Başsavcı Yeldan, “Burada bir okul boyanmış, sıralar verniklenmiş, klimalar temizlenmiş ama bunu yapan insanların hikayelerine baktığımızda bu kişilerin daha önce toplumda, çevresinde gerekli eğitim ve desteği alamadığından dolayı suça sürüklendiğini, itildiğini veya suç işlemek zorunda kalan kişiler olduğunu görüyoruz. Zamanında elinde bıçak, satır, pala olan adamların eline bugün fırçayı, malayı, spatulayı vermek kolay iş değil, biz bunu yapıyoruz” diye konuştu.
“ASLINDA HÜKÜMLÜLERİN KALPLERİNDEKİ TORTULAR SİLİNİYOR”
Yapılan bu çalışmalarla hükümlülerin bir yandan meslek sahibi olduğunu, bir yandan da topluma yararlı hale getirildiğini kaydeden Yeldan, “Burada aslında temizlenen, boyanan okullar ve binalar değil, iyileştirmenin sonucu olarak hükümlülerimizin kalplerindeki, gönüllerindeki tortular siliniyor. Onlar vernikleniyor ve onlar boyanıyor. Suçla toplumun nispeten dışında kalan insanlarımızı topluma yararlı hale getiriyoruz. Onlar da öğrencilerimizin hizmetine bir artı değer kazandırıyorlar, okullarını boyuyorlar, çocukların sıralarını yapıyorlar. Bu sayede kendileri ıslah olurken, iyilik yapma duygusuyla kendilerini geliştirirken, hem de yavrularımıza, gençlerimize güzel eserler bırakıyorlar” şeklinde konuştu.
Başsavcı Ali Yeldan, Milli Eğitim camiasına bu projelere verdikleri destekler ve hükümlülerin faydalı işlerde istihdam edilmesine sağladıkları katkılardan dolayı teşekkür etti.