Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, basında sansürün kaldırılışının 109. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı. Baro Başkanı Küçük, tarafsız, özgür, ilkeli ve basın ahlak kurallarıyla donanmış bir basının ve medyanın, toplumsal gelişmenin ve aydınlanmanın yaşama geçmesinde çok önemli yeri olduğunu bildirdi.
ADANA (GÜNEY HABER)- Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, basında sansürün kaldırılışının 109. yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.
Adana Baro Başkanı Avukat Küçük, tarafsız, özgür, ilkeli ve basın ahlak kurallarıyla donanmış bir basının ve medyanın, toplumsal gelişmenin ve aydınlanmanın yaşama geçmesinde çok önemli yeri olduğunu bildirdi.
BASKI VE SANSÜR OLUMSUZ ETKİLİYOR.
Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, 15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL sürecinde basın sektörünün de olumsuz etkilendiğini belirterek, “Sansür ve baskı altında çalışan basın sektöründe, yaşanan süreçte; 118 basın kuruluşu kapatıldı, 184 basın emekçisi gözaltına alındı ve bunlardan 56’sı tutuklandı; 886 basın emekçisi işsiz kaldı, 620 gazetecinin basın kartı, 32’sinin de parlamento kartı iptal edildi” dedi.
Darbe girişimi sonrasında Fetö terör örgütüyle hiç bir bağı olmayan, farklı ve muhalif görüş ve düşüncelerini ifade eden gazetecilerin doğrudan hedef alınarak gözaltına alınması ve tutuklandıklarına değerlendirmesinde yer veren Av. Küçük, işsiz gazetecilerin sayısının ise 854’ü bulduğunu kaydetti.
Türkiye’de 109 yıl sonra bugün, 118 ‘den fazla gazetecinin cezaevinde olduğunu vurgulayan Avukat Küçük, “Basının üzerinde bugün büyük bir baskı ve sansür var” dedi.
Türk basının gelişmesi hem Cumhuriyetimizin, hem demokrasimizin, hem de hukukumuzun gelişmesine katkı koyduğunu ifade eden Av. Küçük, şunları söyledi:
“Ancak son dönemde 118 gazeteci hapiste. Gözaltılar, yeni davalar, hükümler, saldırı ve tehditler, ağırlaşan sansür… OHAL ile birlikte “dünyanın en büyük gazeteci cezaevi” haline gelen bir Türkiye, İnternet hizmet sağlayıcılarından da en çok sansür talep eden ülkeler arasında yer almaktadır.
15 Temmuz darbe girişimiyle uygulanan Olağanüstü Hal (OHAL) yönetimi gazetecilik hakları ve temel hak ve özgürlüklerinin çiğnenmesi ve yargının keyfiyete teslim edilmesi nedeniyle Avrupa Birliği’yle ilişkiler de iyiden iyiye bozulmuş durumdadır.”
Demokrasinin vazgeçilmezi olan basının gece gündüz demeden kamuoyunun bilgilenmesi için var gücüyle mesai mefhumu gözetmeksizin çalıştığını belirten Av. Küçük, “Bu vesile ile büyük bir özveri ile çalışmalarını yürüten değerli basın mensuplarımızı kutlar; darbeye ve hukuksuzluklara karşı, evrensel hukuk kurallarına dayalı hak ve özgürlükler lehine cesur tavır akan ve duruş sergileyen basın kuruluşlarının da bu tavırlarının devamını dilerim” ifadelerini kullandı.