Adana’nın Kozan ilçesinde mermercilik mesleği ile uğraşan Hasan Akçoban, yaklaşık 2 yıl önce merak edip araştırdığı organik solucan gübresi üretimi işinde başarılı olunca yaptığı işi marka haline getirerek seri üretime başladı. Girişimci Hasan Akçoban, “Herhangi bir toprağa zarar vermemesi, toprağı yenilemesinden dolayı organik solucan gübresini geleceğin gübresi olarak görüyoruz” dedi.
ADANA (GÜNEY HABER) – Adana’nın Kozan ilçesinde mermercilik mesleği ile uğraşan Hasan Akçoban, yaklaşık 2 yıl önce merak edip araştırdığı organik solucan gübresi üretimi işinde başarılı olunca yaptığı işi marka haline getirerek seri üretime başladı.
İki yıl önce 50 bin Türk lirası sermaye ile başladığı organik solucan gübresi üretiminde gübrenin bitkilere oldukça faydalı olduğunu gören ve çiftçilerden yoğun talep alan Hasan Akçoban, diğer şehirlerdeki çiftçilerden organik solucan gübresi siparişlerini kabul etmeye başladı. Sebze ve meyvelerde verimi oldukça artıran, kimyasal gübrelere oranla toprağa zarar vermeyen ve ürünlerin erken hasadını sağlayan organik solucan gübresi üretimini iki kişilik personeli ile iki ayrı tesiste gerçekleştirdiğini kaydeden Akçoban, “Solucan gübresini merak ettim. Daha önce birkaç arkadaşın yaptığını duymuştum. Onlardan gittim bende baktım nasıl bir şey olduğuna. Nasıl ürün elde ettiklerini görünce bende yapmaya karar verdim. Daha önce az bir solucan ile başladık, ondan sonra baktık verim alabiliyoruz. Yerimizi genişlettik, daha büyük tesis kurduk. Bir yıl boyunca solucanlarımızın çoğalmasını bekledik. Daha sonra yığınlarımızı yani solucan yataklarımızı çoğalttık. Daha sonra gübre elde etmeye başladık. Gübrenin verimini denedik. Bazı arkadaşların bahçesinde, ağaçlarında, sebzesinde verimi yükselttiğini görünce bu işi daha iyi yapmaya başladık. İkinci tesisimizi kurduk. Burada kuruma, eleme, torbalama tesisini kurduk” dedi.
“GELECEĞİN GÜBRESİ”
Solucan gübresinin organik olması, kimyasal gübreden daha iyi verimi artırması değil de herhangi bir toprağa zarar vermemesi, toprağı yenilemesinden dolayı tercih edileceğini söyleyen Akçoban, “Onun için organik solucan gübresini geleceğin gübresi olarak görüyoruz. O yüzden bu işin geleceğini parlak olarak görüyoruz. Kimyasal gübreler bizim Çukurova Bölgesi’ndeki toprakları mahvetmiş. Toprağın genel değerini bitirmiş. Toprağı yenilemek için bu tür gübreleri kullanmak zorundayız. Çiftçilerimiz organik solucan gübresi kullanımı konusunda henüz çok bilinçli değiller. Ama zamanla bu gübreyi daha çok kullanmalarını öneriyoruz ve kullananlar da olumlu tepkiler veriyor. Bu gübre üründeki verimi artırıyor. Ürünün hasadını öne çekiyor. Yani bir ay sonra verecek ürünü yirmi gün önce verebiliyor” diye kaydetti.
AYDA 2 TON GÜBRE
Yaklaşık 50 bin Türk lirası sermaye ile organik solucan gübresi üretimine başladıklarını kaydeden Akçoban, “Önce altı, yedi ay solucanların gübre yapmasını bekliyoruz. Sonra haftalık kesim yapıyoruz gübrelerde. Aylık ortalama iki ton kadar gübre elde ediyoruz. İki yıl önce yüz bin solucanla başlamıştık bu işe, şuanda ayda iki ton gübre elde edebiliyoruz. Bunun yanı sıra solucan satışlarımız da oluyor. Elverişli durumlar oluştukça tesisimizi daha da büyüteceğiz inşallah. Yaklaşık 20 ton inek gübresinden 15-16 ton solucan gübresi elde edebiliriz. Bu işe amatörce başladık yani olacak mı olmayacak mı diye ama işin olduğunu görünce şimdi işi markalaştırdık, tescilini aldık. Gördüğünüz gibi orijinal organik gübre torbalarını ürettirdik ve bunlara gübrelerimizi torbalıyoruz ve çiftçilerimize bu şekilde sunuyoruz. Bu torbalar gübrenin nemini koruyor. Organik solucan gübresi yeni ekilen fidelerde çok daha faydalı. Ağacın yetişme aşamasında yeni filizlenme başladığında direkt filizler verdiği zaman ağacı daha iyi geliştiriyor, sürgünleri daha iyi oluyor. Solucan gübresiyle ekilmiş fidanlar daha iyi büyüyor. Bu gübre verimi öne çekiyor, üründe kaliteyi artırıyor, hastalıklara bir dizi önlem alıyor. Sebzelerde de verimi öne çekiyor. Örneğin iki ayda verecek ürün bir ay daha önce çekebiliyor. O yüzden çiftçilerimize bu gübreyi kullanmalarını tavsiye ediyoruz” şeklinde konuştu.