26°
Adana’da, mücadele ettiği lösemiyi yenen ancak hastalığı nükseden 2 buçuk yaşındaki Yaman Yağ, şimdi kök hücre nakli için kahramanını bekliyor. Yaman’ın annesi Melike evladına uygun bağışçıyı aradıklarını belirterek, “Bugün onların başına gelmemiş olabilir ama yarın onların başına gelebilir. Herkesi kök hücre bağışına davet ediyorum. Bir bağış demek küçücük bir çocuğa hayat olma anlamı taşıyor” dedi.
ADANA (İHA) – Adana’da, mücadele ettiği lösemiyi yenen ancak hastalığı nükseden 2 buçuk yaşındaki Yaman Yağ, şimdi kök hücre nakli için kahramanını bekliyor. Yaman’ın annesi Melike evladına uygun bağışçıyı aradıklarını belirterek, “Bugün onların başına gelmemiş olabilir ama yarın onların başına gelebilir. Herkesi kök hücre bağışına davet ediyorum. Bir bağış demek küçücük bir çocuğa hayat olma anlamı taşıyor” dedi.
Melike (37) ve Serkan (39) çifti 8 sene önce evlendi. Çiftin bu evlilikten çift yumurta ikizi Yaman ve Pera isimli çocukları dünyaya geldi. Ancak çiftin bebekleri doğduktan sonra Yaman’a 17 aylıkken lösemi teşhisi konuldu. 7 ay boyunca tedavi görüp ilk mücadelesini yaşında kazanan Yaman’ın hastalığı 5 ay sonra tekrardan nüksetti. 13 aydır lösemiyle savaşan minik Yaman, kök hücre nakli için uygun bağışçıyı bekliyor.
Kardeşinin ve akrabalarının iliği kendisine uymayan Yaman’ın ailesiyse korona virüs nedeniyle bağışçı sayısı azaldığı için biran önce uygun bağışçının bulunması dileğiyle dua ediyor ve evlatlarının yanından biran olsun ayrılmıyor.
“TÜRKKÖK TARAMASI YAPILDI, DONÖR BULAMADIK”
Oğlunun durumu hakkında bilgiler veren anne Melike, “7 ay tedavi gördükten sonra lösemiyi yendik. Her şey çok güzel gidiyordu bizim için. Normal hayatımıza adapte olmaya başlamıştık. 5 ay sonra rutin kontrollerde kan değerlerimiz tekrar oynadı. Testler sonrasında ise bu hastalığın tekrardan nüksettiğini gördük. 15-20 gündür de tedavilerimiz yeniden başladı. Bu arada doktorumuz kemik iliği nakli gerektiğini ve Yaman’ın bu hastalığı bir daha yenmesi durumunda tekrardan nüksedebileceğini bildirdi. TÜRKKÖK taraması yapıldı ancak herhangi bir donör bulamadık. Ülke genelinde hem Yaman hem de diğer çocuklar için ne kadar insanları kök hücre bağışçısı olmalarına yönlendirebilirsek diye projeler başlatıyoruz” diye konuştu.
“BAĞIŞÇILAR KÜÇÜCÜK ÇOCUKLARA HAYAT OLMA ŞANSI VERİYOR”
Kök hücre bağışının çok basit ve uzun sürmediğini vurgulayan anne Yağ, “İnsanların bundan korkacağı bir şey yok. Defalarca kök hücre bağışçısı olabilirler. İleride benim çocuğumun başına gelirse ben ona bağış yapamam gibi bir şey yok. 3 ay sonra tekrar verici olabiliyorlar. Korkulacak bir şeyin olmadığını belirtmek istiyorum. Küçücük çocuklara hayat olma şansını onlara vermiş oluyorlar. Bugün onların başına gelmemiş olabilir ama yarın onların başına gelebilir. Bugünün bağışçısı yarının alıcısı olabilirler. Herkesi kök hücre bağışına davet ediyorum” ifadelerini kullandı.
“İNŞALLAH SAĞLIKLI GÜNLERİMİZE DÖNECEĞİZ”
Yaman’ın ikizi Pera’nın çok büyük desteği olduğunu kaydeden Melike Yağ, “Şuan oğlumun durumu iyi. Kemoterapi aldığında çok daha hırpalanıyoruz. 10 gündür kemoterapi almıyor evladım ama kısmetse bugün veya yarın tekrardan hastaneye yatacağız. O süreçten çıkınca Yaman bu şekilde hareket edemiyor, bir şey yiyemiyor. Ağzında, boğazında ciddi yaralar oluşuyor. O anlamda bizim için yorucu süreç oluyor. Daha küçük ve oyun çocuğu olduğu için atlatması daha çabuk oluyor. İkizinin çok büyük faydası var bize. Onu oyun oynamaya ve yataktan kalkması için teşvik ediyor. İlk 7 ayımız bir şekilde geçti bunu da atlatacağımızdan eminiz. İnşallah bugünler geride kalacak. Sağlıklı günlerimize döneceğiz” diye konuştu.
“VAZGEÇİP, ÇOCUKLARIN HAYATINI ELİNDEN ALMAYIN”
Donörlerin bazı zamanlarda bağış yapmaktan vazgeçtiğini de söyleyen ve bu nedenle birçok çocuğun umudunun yıkıldığını anlatan Yağ, daha sonra şunları söyledi:
“En büyük ricamız sadece tek bir çocuk için donör olmamaları. Vazgeçiliyor bu çocuklar için çok acı. Şuan İstanbul’da ve bizim hastanemizde bir arkadaşımızın çocuğuna yüzde 90 ve yüzde 100 uyumlu donörleri olduğu halde insanlar vermekten vazgeçiyorlar. Bu bir evlat. Lütfen verici olacaksınız gidip donör olun. Lütfen sizi Kızılay aradığında ‘Ben verici olmaktan vazgeçtim’ gibi bir cevapla çocuğun hayatını elinden almayın.”
