CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, Adana ili başta olmak üzere Türkiye’de son 17 yılda kapatılan fabrikaların, özelleştirilen kurumların araştırılması, ekonomiye kazandırılabileceklerin yeniden faaliyete geçmesi için önerge sundu
(HABER MERKEZİ) – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, Adana başta olmak üzere Türkiye genelinde son 17 yılda satılan, özelleştirilen veya kapatılan fabrikalar, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana geçen süreçte özelleştirilen, satışı gerçekleşen, kapatılan kamu kurum ve kuruluşlarının tespiti, kapatılmış işletme ve tesislerden istihdama ve ekonomiye katkı sunabilecek olanların yeniden açılması amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) ‘Araştırma Önergesi’ sundu.
“DEVLETE AİT SADECE 71 KURUM KALDI!”
Türkiye’de cumhuriyet döneminin ilk yıllarında devlet yatırımlarına büyük önem
vererek şeker, demir, kağıt, çay, fındık, elektrik, taş kömürü gibi üretim yapan
büyük fabrikalar inşa edildiğini vurgulayan Dr. Şevkin, 1990’lı yıllarda büyük
bir özelleştirme rüzgarına kapılan Türkiye’de birçok kamu kuruluşunun özelleştirmeden
nasibini aldığını, iktidar partisi AKP’nin hızlı özelleştirme politikaları
sonucu şu an devlete ait ya da devletin ortak olduğu yalnız 71 kurum kaldığını
dile getirdi. 1995’te Türkiye’de kamu işletmelerinin sayısının 278 olduğuna
dikkat çeken Dr. Şevkin, “Özelleştirmelerle birlikte 2000’li yılların başında
bu sayı 240’a, AKP döneminde ise devlete ait ya da devletin ortak olduğu yalnız
71 kurum kalmıştır” diye konuştu.
“ÖZELLEŞTİRME KILIFI DAR GELİYOR!”
Türkiye’de son 17 yılda 101 kuruluşta bulunan kamu payları ile 10 liman, 85
elektrik santrali, 40 işletme, 11 otel/sosyal tesis, 3 bin 631 taşınmaz, 37
maden sahası, 3 gemi, 6 bin 808 kalem makine-teçhizat, 155 adet isim hakkı/marka
ve araç muayene hizmetlerinin özelleştirildiğine işaret eden Dr. Şevkin, “Özelleştirme
İdaresi Başkanlığı, 2018 ve 2019 yılında aralarında tüm maden ocakları ve şeker
fabrikalarının da bulunduğu 320 ihale hedeflemiş ve çoğunluğunu da hayata
geçirmiştir. Ayrıca 938 taşınmaz, 40 tesis, 10 otoyol ile 2 boğaz köprüsü
özelleştirme kapsamında bulunmaktadır. Barajlarımız ve akarsularımızın da
özelleştirmeye kurban gideceği bilinmektedir. Cumhuriyetin kazanımları olarak
halkımızın hizmetine sunulan kuruluşların özelleştirilmesi ülkenin kanayan bir
yarası haline gelmiştir. Söz konusu kuruluşlarda çalışan milyonlarca insanımız
onurlu bir şekilde evlerine ekmek götürebilmenin derdindedir. Zarar ettiği öne
sürülen kamu kaynaklarına, kurum ve kuruluşlara uydurulmaya çalışılan
özelleştirme kılıfının çok dar geldiği açıktır. Varsa zarar eden kuruluş da
yine halkın malı olarak ekonomiye kazandırılmalı ve vatandaşımız, aç, açıkta
kalmamalıdır” diye konuştu.
“ÜRETİM YERİNE TÜKETİM MODELİ TERCİH EDİLİYOR”
Türkiye Cumhuriyeti’nin derin bir ekonomik krizle karşı karşıyayken üretim
modeli yerine tüketim modelinin tercih edilmesinin son derece sakıncalı
sonuçları beraberinde getirmeye devam ettiğini vurgulayan Dr. Şevkin, “Özelleştirmeler
ve başta fabrikalar olmak üzere devletin elindeki bir çok kurum ve kuruluşun
satılmış olması Türkiye ekonomisine vurulan darbe niteliğinden başka bir anlam
taşımamaktadır. Son olarak milli ve yerli, ülkemizin savunma stratejisi gibi
hayati önem taşıyan Sakarya’daki Tank Palet Fabrikası’nın Katarlılara cüzi bir
miktarla satılması bu konudaki endişeleri tam anlamıyla ayyuka çıkarmaktadır”
dedi.
MECLİS ARAŞTIRSIN!
CHP’li Müzeyyen Şevkin, Adana ili başta olmak üzere Türkiye genelinde son 17
yılda satılan, özelleştirilen veya kapatılan fabrikalar başta olmak üzere
Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana geçen süreçte özelleştirilen, satışı
gerçekleşen, kapatılan kamu kurum ve kuruluşlarının tespiti, kapatılmış işletme
ve tesislerden istihdama ve ekonomiye katkı sunabilecek olanların yeniden
açılması amacıyla meclis
araştırmasını talep etti.