Spor hayatın her anında önemli bir faktördür. Özellikle çocukluk çağında spora alıştırılan çocuk hayatı boyunca özgüveni yüksek, disiplin sahibi ve sosyal hayatında oldukça aktif bir birey olarak hem hayattan keyif alan hem de sorumluluklarını yerine getiren bir birey olması açısından oldukça önemli bir unsur olarak karşımıza çıkıyor.
(HABER MERKEZİ)-Spor hayatın her anında önemli bir faktördür. Özellikle çocukluk çağında spora alıştırılan çocuk hayatı boyunca özgüveni yüksek, disiplin sahibi ve sosyal hayatında oldukça aktif bir birey olarak hem hayattan keyif alan hem de sorumluluklarını yerine getiren bir birey olması açısından oldukça önemli bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Spor yapan çocuk sabırlı olmayı öğrenir, paylaşım duyusu gelişir. Kas ve kemik oluşumunu desteklenir. Zamanı daha verimli kullanmayı öğrenir. Hayatları daha disiplinli hale gelir.
Spor yapmanın hayatın her anında önemli olduğu kadar çocukluk çağında da oldukça büyük bir önemi olduğunu belirten Spor Eğitmeni Melis Taşcı, “ Spor yapmanın beden ve ruh gelişimi açısından katkısı çok büyüktür. Spor, çocukluk ve ergenlik döneminde gençlerinin temel gereksinimlerine doyum sağlayacak önemli bir etkinlik alanı olarak karşımıza çıkıyor. Spor yaparak fiziksel aktiviteye katılım bireysel karakterlerinin oluşmasında etkili bir faktör oluyor. Spor kişilerin yaş aralıklarına göre farklılaşabiliyor. Örneğin 2-3 yaşlarında bir çocuk koşmak, hoplayıp, zıplamak oldukça basit olan bu hareketleri yaparlar. Bu hareketlerin dışına çıkamazlar. Sadece parka gidebilir, salıncakta sallanabilir, ailesinin gözetimi altında havuzda oyunlar oynayabilirler.4-6 yaş arası çocuklar ise ip atlayabilir, hafif topları yakalayabilir, bu topları fırlatabilirler. 6 -7 yaşından sonrası ise çocukların motor becerileri ve güvenlik duygusunun arttığı yaşlar olarak bilinir. Bu yaş aralıklarında takım sporlarına başlayabilirler.” şeklinde konuştu.
Ayrıca çocuğun yapacağı sporu sevmesinin önemine değinen Taşcı, “ Çocuğun yapacağı sporu sevmesi gerekir. Ancak severse yaptığı spordan keyif alacaktır. Bu noktada anne, baba ve öğretmenlerine büyük görev düşüyor. Anne babanın birincil hedefi sabırlı ve motive edici davranışlarla çocuğun yaptığı spordan keyif almasını sağlamak olmalı. Çocukları ile birlikte spor yapmak çocukların spora olan sevgisini arttırıyor. Okullarda, kurslarda çocukların spor yapmasına imkan verilmelidir. Bu noktada görev öğretmenlere düşüyor. Bu hususlar gözden kaçırılırsa çocuğun motivasyonu düşecek ve spora olan ilgisi azalacaktır”. ifadelerini kullandı