TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça:
“Vergi affı, Zamanında Ödeyene İndirim Avantajıyla Çıkarılmalı”
Isparta’da gerçekleştirilen 37. Girişim ve İş Dünyası Konseyi’nin açılışında konuşan TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, SGK primlerini zamanında ödeyen işletmelerin kullandığı indirim avantajının, vergi için de uygulanması gerektiğini söyledi.
ADANA (GÜNEY HABER)- TÜRKONFED, Girişim ve İş Dünyası Konseyi’nin 37’ncisini Isparta’da gerçekleştirdi. Toplantının açılışında konuşan TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, özellikle KOBİ’ler için ‘can simidi’ olacağını düşündükleri vergi affı konusuna değindi. Vergi affının işletmeleri rahatlatacağını, öte yandan gününde ödeyenler için bir haksızlık haline geldiğini belirten Onatça, bunun önlenmesi için, SGK primlerini zamanında ödeyenlere sağlanan indirim avantajının benzerinin vergiye de getirilmesini önerdi.
YATIRIM ORTAMI BOZULUYOR
Onatça şöyle konuştu: “Önerimiz uygulanırsa hem hakkaniyet hem de devlet penceresinden zamanında tahsilât oranında yükseliş sağlanmış olur. Çünkü üst üste ilan edilen ve her seferinde bu sonuncu denilen vergi afları, vergisini düzenli ödeyen girişimcileri cezalandırıyor ve ‘Nasılsa yeni bir af çıkar’ diye düşünülmesi vergi ödeme ahlakının bozulmasına yol açıyor. Şimdiye kadar uygulanmış olan vergi afları bazı girişimciler için kurtarıcı olsa da vergi sisteminin çözülmeyi bekleyen hiçbir sorununa çözüm getirebilmiş değil. Kapsamlı bir vergi reformu gibi zor ama kalıcı bir yoldan gitmek yerine vergi affıyla kestirmeden sonuç almaya çalışmak, yatırım ortamını bozuyor.
YAN ETKİLER ENDİŞE VERİCİ
Ekonomideki güncel duruma da dikkat çeken TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, düşük büyüme ve yüksek enflasyonun yarattığı sosyal patlama tehlikesine vurgu yaptı. Onatça, “Ancak büyümeyi hızlandırmak için alınacak önlemlerin, enflasyonu azdırma riski de var. Bu nedenle faiz oranlarının düşürülmesi politikasını çok dikkatli uygulamak gerekiyor” dedi. Büyümeyi hızlandırmak için faizleri zorla aşağı baskılamanın yan etkilerinin ağır olabileceğinden endişe duyduklarını kaydeden Onatça, “Bu yan etkilerin başında Merkez Bankası’nın bağımsızlığı geliyor. Faizlerin düşmesi belki bizlerin bu seneki ticari hayatını olumlu etkileyecek ama bu durum enflasyonun yükselmesi, dış açığın finansmanının zorlaşması ve Merkez Bankası’nın itibarının zedelenmesi pahasına yapılırsa, çocuklarımıza zayıflamış bir yatırım ortamı devretmek zorunda kalacağız” diye konuştu.
Onatça şöyle devam etti: “Unutmayalım ki faiz oranlarının yüksekliğinin bir edeni de siyasi gerilime bağlı olarak ülkenin risk priminin yüksek olmasıdır. Bu nedenle faiz oranlarının düşürülmesi için öncelikli olarak yapılması gereken şey siyasi tansiyonun düşürülmesi ve belirsizliğin ortadan kaldırılmasıdır. Her hangi bir piyasa ekonomisinin başarılı olmasının başlıca koşulu, kurum ve kurallarıyla iyi işleyen, gelişmiş bir demokrasinin varlığıdır. Bu nedenle demokrasimizin gelişmesi, biz girişimcilerin de başlıca görevi. Ardından, hep vurguladığımız gibi yapısal reformlar yoluyla üretim ve yatırım ortamının iyileştirilmesi ve verimliliğin artırılması geliyor.”