VEFA MEKTUBUDUR, GÖRÜLMÜŞTÜR, GÖZYAŞLARIYLA ISLANMIŞ, VATAN KANIYLA YAZILMIŞTIR
Ey Sevgili; Mektubuma, oralarda iyi olman dileğiyle başlıyorum. Umarım ki; bu dünyada Türk Milleti için yaptıkların, sana cennet bahçelerine kurulan bir saltanat salıncağında sunulmuştur ve her sallanışında dualarımız seni cennetin en üst kademelerine taşımıştır.
Bugün kurduğun şaheserin 94.cü yıl dönümünü. Biz yine, bize hediye ettiğin bu günü, bir elimizde Türk bayrağı, bir elimizde resimlerin Cumhuriyet yemini ederek kutlayacağız. Şüphesiz ki: sen de aramızda olacaksın. Bazen, yorulan kollarımıza destek verip, bayrağımızı göndere taşıyacaksın, bazen tıkanan ciğerlerimize nefes olup, yaralarımıza derman olacaksın ve biz bu akşam yine bağıra bağıra haykıracağız göklere, ’hala yıkılmıyorsak, dimdik ayakta duruyorsak, bil ki bunun sebebi, senin o muazzam kudretinden aldığımız güçtendir. SANA MİNNETTARIZ ATAM.
Bazı borçlar vardır. Toprak şafak dese de, teskeresi yoktur. Sen istediğin kadar senet imzala, meblağ yerinde ÖDENEMEZ yazar. Çünkü borcun VATAN BORCUDUR, GÖNÜL BORCUDUR, CUMHURİYET BORCUDUR. Göğüs kafesini, milleti için cephanelere siper etmiş, uğruna tahsis edilmiş hazine sandıklarını halkının SELAMETİ’İ için bir tekmede savurmuş bir adamın borcu nasıl ödenir ki. Elbette ki, ömrümüz olduğu müddetçe emanetine sahip çıkacağız ama hepsi bu kadar, bizim için heba ettiğin ömrünün yerine hiçbir zaman yenisini koyamayacağız. Herkes gibi bir aile kurup keyfini yaşamak varken, savaş meydanlarında harcadığın hayatını geri getiremeyeceğiz. Şüphesiz, bu borç nesilden nesile geçecek bir borçtur ama hiçbir zaman da ödenemeyecektir.
Bizi sual edecek olursan, ardından tuttuğumuz yas bir türlü bitmiyor. Sanki göz pınarlarımız senin öldüğün saate kelepçelenmiş ve bir türlü anahtarlarını açamıyoruz. Sensizlik her an, her saniye bir bıçak gibi kanatıyor yüreğimizi. Artık her gece yatmadan önce NUTUK okuyoruz çocuklarımıza, anne baba demeden önce senin ismini öğretiyoruz. Odalarında boy boy resimlerin var. Senin anlayacağın ne kadar şanslı olduklarını, dünyada eşi benzeri olmayan bir ATA’ya sahip olduklarını daha el kadarken öğretiyoruz onlara.
Mektubuma son verirken, başta İLK VE SON BAŞKOMUTAMIZ olan senin ve Cumhuriyetin kurulmasında emeği geçen bütün büyüklerimizin önünde saygıyla eğiliyor, mübarek ellerinizden binlerce kez öpüyorum.
BİZ BU CİHANDA ÇOK RAZIYDIK SİZDEN, DİLERİM Kİ, RABBİM DE ÇOK RAZI OLSUN İKİNCİ CİHANDA SİZDEN. AYAĞA KALK TÜRKİYE ATAN CUMHURİYETİ İLAN EDİYOR BUGÜN
Müjdeler olsun
ATAN CUMHURİYETİ İLAN ETMEYE GELİYOR BUGÜN
Çık dağlarına
Birer birer topla vatan çiçeklerini
Bir kordon gibi sar çevresini
Haber sal bahçelerine
Bütün çiçekler sefere çıkar gibi
Hazır ola geçsinler geleceği yollarda
Ayağa kalk Türkiye
Atan destan yazmaya geliyor bugün
Bayraklar geçit olur şimdi
Dalgalandıkça dalgalanır semalarda
Sevinçten kudurur denizler
Coştukça coşar sokaklarda
Gökler alabildiğine kükrer şimdi
‘Allah’ından utansın dönenler geri
Yaşa Mustafa Kemal Paşa, yaşa’ diye yeri göğü inletir
Zübeyde Ana’ya da haber sal
Oğlu geliyor
Toprağı dualarla süslenecek bugün
Ve de ki O’na
Hiç merak etmesin
O bir kere doğurdu Atatürk’ü
Çeksek de ölümcül sancıları
Biz her gün doğuracağız O’nu
Yedi ceddi gelse
yedi düvelde öldüremeyecek O’nu,,
Özlem Gülen Kurttepeli Hürcan