Yeni Normalde İş Yaşamı ve İnsan Kaynakları Masaya Yatırıldı

TÜRKONFED ve Türkiye İş Bankası iş birliğinde sürdürülen Dijital Anadolu Projesi’nin her biri farklı temaya sahip etkinlik serisi, “Yeni Normalde İş Yaşamı ve İnsan Kaynakları” ana temasıyla devam etti. İnsan kaynakları profesyonellerinin katılımıyla düzenlenen etkinlikte, pandemi döneminde değişen yetenek havuzuna, çalışanların dönüşümüne ve yeni liderlik modellerine dikkat çekildi.

(HABER MERKEZİ)- Üretime odaklanmış sektörlerin dijital dönüşümüne katkı sağlama hedefiyle Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve Türkiye İş Bankası iş birliğiyle hayata geçirilen Dijital Anadolu Projesi’nin çevrim içi etkinlik serisi, “Yeni Normalde İş Yaşamı ve İnsan Kaynakları” ana temasıyla düzenlendi. Teknoloji Yazarı Serdar Kuzuloğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen bu yılki ikinci etkinliğinin katılımcıları ise PERYÖN Yönetim Kurulu Başkanı Berna Öztınaz, Kredi Kayıt Bürosu (KKB) İnsan Kaynakları Direktörü Nil Durukanoğlu ve Türkiye İş Bankası Yetenek Yönetimi Bölüm Müdürü Dolunay Bulut oldu.

Berna Öztınaz: “Belirsizlikte değer yaratmaya devam edenler geleceği şekillendirecek”

Son yıllarda dönüşmeye başlayan yetkinliklerin pandemi süreci ile birlikte daha net bir şekilde ortaya çıktığını söyleyen PERYÖN Yönetim Kurulu Başkanı Berna Öztınaz, “Belirsizlikte de yolunu bulabilen, üretmeye ve değer yaratmaya devam edebilen insanların geleceği şekillendireceğini görüyoruz. Artık herkesin psikolojik sermayeye odaklanması gereken bir dönemdeyiz. İnsanlar kendine şu soruyu sormalı: Umut, yılmazlık, öz yeterlilik ve iyimserlik boyutlarında şimdiye kadar kendime ne yatırım yaptım, neyi sermayeye çevirebiliyorum?” dedi. Yeni dönem liderlik kavramına da değinen Öztınaz, şöyle devam etti; “İletişim özelliklerini de barındıran liderlik anlayışı, kurumların ve insanların kaderini belirliyor. Liderin çalışanlara verdiği ilham, çalışanı ekibin bir parçası hissettirebilmesi gibi yetenekleri, belirleyici özellikler olarak ön plana çıkmaya başladı. Dikte eden, her sorunun yanıtını bilen, kurtarıcı olarak hareket eden liderlerin dönemi değil sahici, bildiğini-bilmediğini ortaya koyan, bir başkasının iz bırakmasına yol açabilen liderlerin ve insanların dönemindeyiz.”

Nil Durukanoğlu: “Çalışanın yetkinliğine yatırım yapan kurumlar başarıya ulaşacak”

Pandemi sürecinde işe alım, eğitim, liderlik gibi insan kaynaklarının dokunduğu tüm fonksiyonların ciddi anlamda değiştiğini ve dönüştüğünü vurgulayan KKB İnsan Kaynakları Direktörü Nil Durukanoğlu, “2020 yılının başında tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi ile birlikte, tamamen ya da hibrit şekillerde uzaktan çalışma modeli ve serbest (freelance) çalışma modeli kalıcı olarak hayatımıza girmeye başladı. Kredi Kayıt Bürosu olarak biz dönüşüme çok hızlı adapte olduk. 2020 yılında iş sürekliliğimizi ve iş yapış kalitemizi aksatmadan uzaktan çalışma sistemini devreye aldık. Şu anda da uzaktan çalışma sistemini dört ana başlıkta topluyor; iş modelleme, hukuksal boyut, kurumsal kültür ve çalışan bağlılığı üzerine derinlemesine çalışıyoruz. Bunu yaparken de dijital dönüşüme uzun yıllar öncesinde başlamış olmamızdan ve çalışanlarımızın adaptasyon becerisinden güç alıyoruz. Günümüzün en önemli yetkinliği ise adapte olabilme özelliği. Bununla birlikte geliştirilmesi gereken diğer kaslar da epistemoloji, yılmazlık, iyimserlik ve olaylara pozitif bakış açısı. Çalışanın yetkinliğine yatırım yapılması kurumları önümüzdeki dönemde başarıya götürecek. Özellikle adapte olabilme ve uyumlanabilme konusundaki gelişime yatırım yapmaktan vazgeçilmemeli” dedi.

Dolunay Bulut: “Pandemi kültürel ve zihinsel dönüşüm için fırsat sağladı”

Dijital dönüşüm alanında belirli bir olgunluk seviyesinde olan şirketlerin pandemi sürecini daha kolay atlattıklarını belirten Türkiye İş Bankası Yetenek Yönetimi Bölüm Müdürü Dolunay Bulut, “Türkiye İş Bankası olarak, pandemiden önceki dönemde de dijital öğrenmeyi yoğun olarak kullanıyor, dijital öğrenme oyunları, sanal gerçeklik eğitimleri ve video gibi araçlarla çalışanlarımızın öğrenme yolculuğunu destekliyorduk. Ancak hem bizde hem de öğrenen tarafta yaygın olan görüş, özellikle geri bildirimli, etkileşimli öğrenme programlarının yüz yüze olması gerektiği yönündeydi. Pandemi ile birlikte tüm işlerimiz gibi, eğitim ve öğrenme programlarının da uzaktan sürdürülebileceğini deneyimledik. Kısacası elimizde araçlar vardı ancak o kültürel ve zihinsel dönüşümü yaşamamız için pandemi bize fırsat sağladı” dedi. Yetkinlik dönüşümündeki alanlara da değinen Bulut, şöyle devam etti; “Bir yeteneğe ihtiyaç duyduğunda bunu dışarıda değil kendi içinde arayan kurumlar, uzun yıllardır yetkinlik gelişimine ve dönüşümüne yatırım gerçekleştiriyor. Bu dönüşümde öne çıkan iki alan ise veri okuryazarlığı ile rutin işlerin çalışanlar yerine robotik süreç otomasyonu tarafından gerçekleştirilmesiyle çalışanların sosyal becerilerini ve yaratıcılıklarını daha fazla kullanabilecek olması.”