İnsanların tedavi olmak için gittiği hastanelerin kafeteryalarına hiç dikkat ettiniz mi bilmem?
Hastalığınız ne olursa olsun hatta herhangi bir rahatsızlığınız olmasa bile doktorlar, profesörler insanları bazı gıda maddelerinden uzak durmasını ister. Onların en başında da kola, kahve ve sigara gelir. Ancak bunları söyleyen doktorların ya da profesörlerin çalıştıkların hastanelerin kafeteryalarına baktığımızda bu ürünler en fazla satan ürünlerin en başında gelmiyor mu?
Her marka kolanın ayrı dolabı, 2’si 3’ü bir arada olan kahveler sıcak suyu ile birlikte satılmıyor mu? Sigara satışlarından hiç bahsetmek bile istemiyorum… Çünkü kahreden bir durum…. Gerçekten anlayamıyorum. İnsanları tedavi etmek için kurulan kurumlarda bir taraftan tedavi hizmetleri devam ederken bir taraftan da insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek ürünlerin satışı yapılıyor. Bu durumun yaşanmadığı bir hastane yok diyebiliriz.
Hani aslında şöyle düşünüyorum. Uzmanların tüketimi konusunda uyardığı bu ürünler hastanelerde satılmasa ne olur? Kıyamet kopmaz herhalde? Hasta kişiler ya da hasta yakınları herhalde hastaneyi ya da hastasını bırakıp kola almak için en yakın markete ya da bakkala gitmez. Elbette bağımlı olan ne yaparsanız yapın gider ama her insan bağımlı olmadığı için onların en az bir kez kola ya da kahve içmesinin önüne geçebiliriz.
Hani bir şeyleri yasaklamak değil de erişimi zorlaştırmak daha mantıklı. Bizde hep uyarı var, ama uyarılarda sanki uyulmamak üzere yapılan uyarılar. İnsanlar marifetmiş gibi ‘Burada sigara içilmez’ levhasının altında sigara içiyor, içtiği gibi fotoğraf çekiliyor, çektirdiği fotoğrafı da sosyal paylaşım sitelerinde paylaşıyor. İşte kanıt işte belge… Bunu ben görüyorsam devlet neden görmüyor ki? Gördükten sonra neden cezayı basmıyor ki? Bunu bir türlü anlamıyorum.
Artık bu tür kendimizle çalışan ya da komik duruma düştüğümüz konulardan sıyrılmamız gerekiyor. Okullarda çocuklara dengeli ve sağlıklı beslenme anlatılıyor. Teneffüse çıkan çocuğa kantinde hamburger ve kola satışı yapılıyor. Ya da işte kahve satılıyor. En azından bunlar devletin kurumlarında yapılmasa yine biraz anlayacağım ama maalesef tüm bunlar devlet kurumlarında yapılıyor.
İnsanlar bir taraftan eğitilirken, bir taraftan tedavi edilirken ya da bir taraftan sağlıklı olana yönlendirilirken diğer taraftan zararlı olduğu anlatılan veya söylenen ürünlerin satışı yapılıyor. Bu çok ters bir durum. Aslında bundan daha çelişkili durumlarda var… Maalesef insanlara kahveden ve koladan uzak durmasını öneren doktorun, bu açıklamayı kola ya da kahve içerek yapması akıl alır gibi değil doğrusu.
Tabi bir tarafta doktorların ‘kola içmeyin’ uyarısına haberlerde yer veren televizyon kanalarının reklama çıktığında şakır şakır kola reklamlarını peş peşe yayınladığını, yine aynı tarz haberlere sayfalarında yer veren gazetelerin bir başka sayfasında ise kola reklamlarına yer vermesi doğrusu anlaşılır gibi değil. Bir tarafta sağlıksız olduğunu söyleyip diğer tarafta reklamını yapmak gerçekten çok anormal bir durum.
Bunun gibi örnekleri çoğaltabiliriz. Ancak bir şey eğer insanlar için zararlı ise ve bunu devlette bunun zararlı olduğunu doğruluyorsa yapılan uyarıların gerçekten dikkate alınması ve riayet edilmesi gerekiyor. Yani bir tarafta zararı anlatılırken bir taraftan satışı yapılması gerçekten farklı bir durum…
Zaten bunu Türkiye olarak sigara konusunda yaşıyoruz. Sağlık Bakanlığı sigaranın bırakılması konusunda kamu spotları hazırlatırken, Maliye Bakanlığı da satışı yapılan sigaralardan vergi alıyor. Gerekten çelişkileri saymakla bitiremeyiz. Ama artık bu birbiriyle çelişkili olan davranışlardan kurtulmamız gerekiyor. Aksi durumda yerinde saymaya devam ederiz. Yani bir tarafta zarar veren gıda ya da diğer ürünleri sıralarken, bir taraftan da zararlı ürünlerin satışlarını artırmak için işin içine devlet ve devlet kurumları katılarak yeni yeni planlamalar yapamaya devam ederiz.