Devre arasını en iyi değerlendiren takımlardan biri olduk. Yılmaz hocanın istediği birçok transfer kampa yetişti. Kadroyu yeniden oluşturduk. İlk defa rahat bir maç izleyeceğiz derken ligin en stresli maçlarından birini oynadık. Şunu görmek gerek; Karabük çok iyi hazırlanmış, eski Karabük değildi. Demirspor, karşısında beklemedik bir rakip bulunca takım bocaladı. Yılmaz Vural’ın Karabükspor karşısında ara transfer döneminde alınan hemen hemen tüm futbolcuları oynatması nasıl olsa maçı kazanırız düşüncesinden kaynaklanınca futbolcular da maçı hafife aldı. İkinci yarının en iyi transferinin Anderson olduğunu düşünüyorum. Ligin ilk yarısında hiçbir katkı alamadığımız Anderson, ikinci yarıya damga vuracak gibi. Önceki günkü maçta da sahanın en iyisi olarak bunu gösterdi. Devre arası en çok ona yaramış gibi görünüyor. Kilolar gitmiş, 90 dakika boyunca sahada kalabilecek ve performansı gittikçe artacak gibi görünüyor. Karabük maçında Anderson çok iyiydi, top kontrolu ara pasları takımı rahatlatması ve topu alan oyuncumuzun sıkışınca onu araması ile takımda önemli bir rol oynayacağını gösterdi. Yeni transferlerden Resul, oyuna girer girmez taraftarın ve bence teknik ekibin beklentilerini karşıladı. Galip’in yerini fazlası ile dolduracak gibi. Son 15 dakikada oyuna girmesine rağmen güçlü ve teknik yapısı ile hem savunmada hem de hücumda tüm orta sahaya hakim bir görüntü verdi. Traore ile birlikte iyi bir orta saha olacak gibi görünüyor. Bir parantez de Legear için, ligin ilk yarısında forvet hattında ceza alanına yapılacak ortalar ve topun Pote ile buluşturulması sorununa çözüm olacak gibi. Karşılaşmanın ilk 15 dakikasında Legear en az 6-7 topu ceza alanı içine taşıyarak üstüne düşeni yapabileceğini gösterdi. Yeni transferlerden Emre, Kaan, Vedat ve özellikle Semih de bu takımda yer bulabileceklerinin sinyallerini verdiler. Ancak asıl sorun Mitroviç ve Traore de takıma döndükten sonra yabancı kontenjanının ne olacağı konusunda yaşanacak.
