Annem beni yetiştirdi bu ellere yolladı
Al sancağı teslim etti, Allah’a ısmarladı
Hangi anne evladının kendisinden önce ölmesini ister ki, hangi anne ucunda ölüm ihtimalinin olduğunu bile bile oğlunu kendi elleriyle yolcu eder. Çünkü o ana öyle bir Ata’nın kızıdır ki, “Mevzu Bahis Vatan İse Gerisi Teferruattır” diyen, cephanesi koynunda, namlusu gözlerinde, dünyanın en mert adamının, Atatürk’ün kızıdır. O yüzden de vatan deyince bütün analar için akan sular durur. Çünkü o Ata’dır, evladına, tahtları devirip, baht kuran, egemenliği sırtında taşıyıp, istikbaline ışık tutan. Vatan borcu Ata borcudur. Her koşulda, gerekirse canını hiçe sayarak yerine getirilmesi gereken bir namus borcudur Yastığımız mezar taşı, yorganımız kan olsun Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun. İşte o Atanın oğludur. Yastığını mezar taşı yapıp, yorganını kendi kanıyla dolduran ve göğsünü gere gere göklere doğru başını kaldırıp, o mavi gözlü deve, Atam, “Biz bu yoldan döner isek namus bize ar olsun” diye haykıran. Çünkü Ata’sının O’na vasiyeti şudur; Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! Şimdi o vasiyeti yerine getirip, damarlarında ki o asil kanı vatan uğruna akıtma vaktidir. Ben bu yazıyı yazarken Afrin’de 8 şehidimiz vardı, umarım ki, başka şehidimiz olmayacaktır, başka bir ananın ciğeri yanmayacaktır.
Lakin o anaların acılarını düşündükçe de elim kolum tutmaz oluyor
Savaş başladı başlayalı, sanki bir yarım Afrin’de, o savaş meydanının tam ortasında gezinip duruyor, her akşam uyumadan önce üstlerini örtüyor, zayıf düşmemeleri için yemekler pişiriyorum, mataralarına su doldurmak için bir uçtan bir uca koşturup duruyorum ve ellerimi semalara uzatıp, durmadan dualar ediyorum. Tıpkı onları yolcu eden anaları gibi, ayağına taş değmesin oğul, güle güle git güle güle gel’, ve siz, şehitlerimiz Zeytin dalları çiçeklerle dolsun, bağ bahçe olsun cennetinize Mekânınız Ata’mın yanı Emanetiniz Allah’ın olsun
SAHİPSİZ DEĞİLSİNİZ
Belli mi olur
Belki mavi bir güneş doğar batıdan
Bir devin gölgesi düşer Afrin dağlarına
Tutuşur toprak
İrkilir gökyüzü
Bir ses gelir derinden
Yeri göğü sağır eder haşmeti
Rahat uyusun artık analar der
Sahipsiz değilsiniz
Baş Komutanınız burada
Tam yanınızda
Ne yokuşlar tırmandık biz Muş’ta
Ne geçilmez boğazlar geçtik Çanakkale’de
Ama hep ordunun başında
Ama hep en ön safta,,,,
Özlem Kurttepeli Hürcan