Öğrencilerin okullardaki başarısının temeli daha küçük yaşlarda aldıkları eğitimlerle atılıyor. Küçük yaşlarda alınan eğitimlerin üzerine inşa edilen bilgilerin daha kalıcı hale getirilmesi ise verilen eğitimlerin daha eğlenceli bir şekilde sunulması ile oluyor.
Eğitim öğretimin eğlenceli bir şekilde verilmesi öğrencilerin dersten zevk almalarını ve merak duygularının artmasının ilk koşulu olarak ifade ediliyor. Dersin sadece ders olarak değil aynı zamanda öğrencilerin de keyif alarak alma alanları olarak görülmesi gerektiğini belirten uzmanlar bu şekilde verilen eğitimlerin zihinlerden daha kalıcı olduğunu söylüyorlar.
Çocuklar için erken yaşlarda aldıkları eğitim tüm hayatları boyunca alacak oldukları eğitimlerin temelini oluştururlar. Sağlam temel ise çocukların anlatılanları algılaması ve anlaması ile olur. Biz eğitimciler çocuklara verilecek eğimin daha anlaşılabilir şekle sokulup daha keyifli hale getirilmesi ile verilmesi taraftarıyız. Ancak bu şekilde verilen eğitim zihinlerde iz bırakır ve kalıcı hale gelir.
Ders anlatırken yapılan örneklemelerin, anlatılan hikâyelerinde dersin eğlenceli sunumunda büyük etkisi oluyor: Ders anlatırken dersi dinleyen çocukların yaşına, sınıflarına göre anlatılan konuya bağlı kalarak anlatılan hikâyeler, eğlenceli örneklemeler çocukların derse daha çok adapte olmalarına ve anlatılanları daha kolay anlamalarına neden olur. Bu şekilde verilen derslerden anladıkları da daha kalıcı olur. Eğitimcilerin yanı sıra evde çocuklarının derslerine yardımcı olan anne ve babaların da bu şekilde eğlenceli metotlarda, çocukları sıkmadan derslerine yardımcı olmaları dersi daha çok sevmelerini sağlar.