20°
“Baretli, siyah elbiseli Soma toplantısı” yapan CHP Adana Kadın Kolları Başkanı Av. Rukiye Çinkılıç:
“Felaket, Göz Göre Göre Geldi”
Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasında hayatını kaybedenler için toplanan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Kadın Kolları, madenciliğin dünyanın en tehlikeli ve en riskli işlerinden biri olduğuna dikkati çekti. CHP İl Başkanlığı’nda bir araya gelen CHP’li kadınlar iş güvenliğinin simgesi olarak işçi baretiyle basının karşısına çıktı. Kadınların tümünün siyah elbiselerle ve “Yüz karası değil, kömür karası, böyle kazanılır ekmek parası”, “İhmal değil cinayet”, “Yaşam hakkı ihmal edilemez, “1 Avuç Kömür, 1 Ömür” yazılı dövizlerle katıldığı basın toplantısı Soma’daki kazanın meydana geldiği saat 15.10’da başladı.
ADANA (GÜNEY HABER) – Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen maden kazasında hayatını kaybedenler için toplanan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Kadın Kolları, madenciliğin dünyanın en tehlikeli ve en riskli işlerinden biri olduğuna dikkati çekti. CHP İl Başkanlığı’nda bir araya gelen CHP’li kadınlar iş güvenliğinin simgesi olarak işçi baretiyle basının karşısına çıktı. Kadınların tümünün siyah elbiselerle ve “Yüz karası değil, kömür karası, böyle kazanılır ekmek parası”, “İhmal değil cinayet”, “Yaşam hakkı ihmal edilemez, “1 Avuç Kömür, 1 Ömür” yazılı dövizlerle katıldığı basın toplantısı Soma’daki kazanın meydana geldiği saat tam 15.10’da başladı.
CHP’li kadınlar adına konuşan CHP Adana Kadın Kolları Başkanı Av. Rukiye Çinkılıç, “Madenciler; Ailelerine ekmek götürmek için kara kömürün kirini tozunu yutup, dört gözle eve akşam gelmesini bekleyen endişe içindeki kadınlarının kara sevdalılarıdır. Ağır ve acımasız çalışma koşulları altında yaşam ve ekmek kavgası veren maden emekçileri, bu koşullara tek başına maruz kalmazlar. Onların anaları, eşleri ve çocukları da aynı koşulları derinden yaşarlar” dedi.
Madencilerin her gün evlerinden ‘uğurlar olsun’ diye gönderilip ‘geçmiş olsun’ diye karşılandığını kaydeden Av. Çinkılıç, dünyanın en tehlikeli ve en riskli işlerinden biri olan madencilik sektörünün Türkiye’de ölümlü iş kazaları arasında üst sırada yer aldığını söyledi. Bu kadar ağır ve tehlikeli çalışma koşullarında emekçilerin her an burun buruna oldukları ölüme rağmen çalıştıklarına işaret eden Av. Çinkılıç, “Şu anda Türkiye, tarihindeki en büyük maden facialarından biriyle yüz yüze. ADI SOMA. Hayatını kaybeden işçi sayısı 282 denirken daha da artacağı belirtiliyor. Ne yazık ki kaçak çalıştırılan işçilerin sayısı bilinmiyor” diye konuştu.
“MADENCİLER EN ACIMASIZ KOŞULLARDA BIRAKILIYOR”
Felaketin göz göre göre geldiğini belirten Av. Çinkılıç, şunları söyledi:
“Soma’da, hâlbuki ayda en az 1 kez böylesi acılar yaşanıyor orada. Bunun sebebi ise eski teknoloji kullanılması ve işçi güvenliğinin hiçe sayılması. Madenler devlet tarafından özel şirketlere kiralanıyor. Ancak şirket “kar” yapmak için, iş ve işçi güvenliğinden kesinti yapıyor. İşçi sağlığı ve güvenliğini tamamen bir maliyet unsuru olarak gören, yalnızca daha çok kar elde etme amacını taşıyan zihniyet, en acımasız koşullarda çalışmak zorunda bırakılan Soma’daki yüzlerce işçiyi, aslında başından beri ölüme terk etmiştir. Özelleştirme, taşeronlaştırma politikaları devam ettikçe, maliyet düşürmek için işçilerin hayatına kast edildikçe, daha önce yaşanan kayıplardan ders çıkarılmadıkça, gerekli önlemler alınmadıkça, acılar dinmeyecektir. Tertemiz alınları ve vicdanları ile evlerine götüreceği bir ekmek parası için günlerce güneş görmeden çalışanlar; ne yazık ki bir daha hiç güneşi göremeyecekler.
Soma’da felaketin yaşandığı madenden çıkarılan bir işçi, ambulansta sedyeye alınırken “sedye kirlenmesin” diye çizmelerini çıkarmak istemiştir. Sen çizmeni sakın çıkarma yüzü kömür karası yüreği güvercin beyazı emekçi kardeşimiz, o emeğin, alın terinin, helal kazancın simgesidir.
Gün Soma’daki anaların, babaların, eşlerin, evlatların acısını paylaşma günüdür. Geride bıraktıkları için o tertemiz alnıyla çalışan işçi kardeşlerimizi omuzlarımızda, yüreklerimizde taşıma günüdür. Ocakta yangın devam ederken, maden önünde umutla bekleyenler gibi biz de bulunduğumuz heryerde tek ses olup, yüreklere düşen acıların daha da büyümemesini diliyoruz. Şehit işçilerimize rahmet, ailelerine, yakınlarına, işçi arkadaşlarına, Soma’ya ve Türkiye’ye başsağlığı ve sabır diliyoruz. Feneriniz sadece madenin değil, emeğin ve emekçinin yolunu daima aydınlatacaktır.”
