

Son birkaç aydır Adana, Meydan Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ile gündemde. Ve bir süre daha gündemde kalacak gibi görünüyor. Çünkü iddialar çok ciddi ve büyük…
İddiaya göre Adana Meydan Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nde 1980 – 2000 yılları arasında dünyaya gelen bebeklerin büyük bir bölümü öldüğü iddia edilerek para karşılığında başka ailelere verildi.
İşte bu konuda mağdur olduklarını söyleyen aileler televizyon programına katılarak, yaşadıkları mağduriyeti anlatıp, yetkililerden yardım istiyor. Ancak şuana kadar mağdur ailelerin bu iddialarına kimse çıkıp da aksi yönde veya aynı istikamette cevap vermedi.
Artık insanlar bu işin sonlanmasını istiyor. Bu konuda artık ortaya atılan iddiaların sonuçlandırılmasını istiyor. İddiaların giderek artması nedeniyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili olarak soruşturma başlattı. Başsavcılık konuyla ilgili çok yönlü olarak soruşturma başlatırken, mağdur aileler ise hastane önünde beklemeye başladı.
Onlar sadece yıllar önce kaybettiklerin evlatlarından bir iz, bir bilgi almak istiyorlar. Ama maalesef yıllardan bu yana böyle bir bilgi alamıyorlar.
Soruşturma kapsamında gelen talep üzerine Adana Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Daire Başkanlığı 1980 – 2000 yılları arasında Adana kent merkezinde defnedilen bebeklerle ilgili araştırma yaptı. 20 yılı kapsayan araştırma sonucunda Adana kent merkezinde toplamda ölüm raporları ile birlikte 2 bin 971 bebeğin defnedildiğini tespit etti. Ancak yapılan araştırma, defin işlemleri yapılan bebeklerin hangi hastaneden geldiğini içermiyor.
Elbette bu durum hem Adana için hem de Adana’da sağlıkçılar açısından oldukça olumsuz bir durum. Bu nedenle özellikle sağlıkçılar bu durumun kendilerini de zan altında bıraktığını söylüyor.
Mağdur aileler ise yıllar önce öldüğü iddia edilen bebeklerinin mezarının kendilerine gösterilmesini veya ölmediyse çocuklarının bulunmasını istiyor. Aslından herkes kendi penceresinden bakıldığında haklı…
Bu arada bölgede bulunan seyyar satıcılar yıllar evvel çok sayıda bebeğin çarşaflarla pencereden aşağıya sarkıtıldığını ve kaçırıldığını söylüyor. Aslında iddialar bununla da sınırlı değil, başka bir satıcı ise o dönemin parasıyla 5 lira, 2,5 lira karşılığında ebe, hemşire ve sağlık çalışanlarının vermiş olduğu bebekleri istedikleri araçlara götürdüklerini anlatıyor.
Aslında konuşan her kişi çok farklı şeyler anlatıyor. Ve bunların hepsi de ayrı ve büyük iddialar…
Peki, 20-30 yıl önce yaşanan olaylalar ilgili olarak, acaba o yıllar da hastanede çalışan kişiler neden konuşmuyor? Diyelim onlar konuşmuyor, peki devletin ilgili kurumları neden bu insanlara, “Siz hastanede çalışırken, bunlar bunlar olmuş… Böyle bir şey nasıl olur?” diye neden sormuyor? İşte en merak ettiğim sorulardan bir tanesi…
Diyorlar ki, “Peki bu insanlar o zaman sormamışlar da, aradan 10’larca yıl geçtikten sonra şimdi neden sorular…” Aslında bu in insanlar şimdi değil, günümüze gelinceye kadar birçok kez sormuşlar, müracaat etmişler. Lakin bir cevap alamamışlar. Aradaki mesafe uzayıncaysa, yetkililer durumun zaman aşımına uğradığını iddia etmiş. Sonra bu konu televizyonda görüşülmeye başlanınca, aileler bir bir ortaya çıkmaya başlamış. Ve hala aslında aynı mağduriyeti yaşayan yeni yeni ailelerde ortaya çıkmaya devam ediyor.
Aylardan bu yana televizyonda konuşulan bu konu ile ilgi ilgili bir arpa boyu bile yol alınamadı. Gözü yaşlı anneler evlatlarının mezarını bile kucaklamaya hazır olduklarını söylerlerken, insanların bu mağduriyetlerini giderecek bir gelişme ne yazık ki yaşanmadı.
Elimizde bulunan en somut gelişme, Cumhuriyet Başsavcılığının başlatmış olduğu soruşturma… Peki, bu soruşturma nereye kadar gider, nereden döner bilmiyorum. Ama ortada dönen bu büyük ve ciddi iddiaların bir an önce giderilmesi gerekiyor. Aksi takdirde bu konuda herkesin zarar göreceği ortada…
Bakalım bu iddialar bizleri nereye götürecek?