Dün Adana boş bir kentti. Atatürk Caddesinden, Gazipaşa’dan ve hatta Çakmak caddesinden çok az sayıda kişi ve araç geçti.
Bugünün aksine dün bu şehirde hiç korna sesi, araç gürültüsü yoktu. Çok ama çok sakin hatta terk edilmiş bir kentti. Havada o kadar sıcak değildi.
Ayrıca şuanda aracınızı park edecek yer arıyorsunuz ya… İşte Pazar günleri saat 15:00’a kadar böyle bir sorun olmuyor. Çünkü aracınızı her yere park edebilirsiniz, çünkü her yer bomboş…
Ama bugün öylemi adım atacak yer, aracınıza park edecek bir yer yok. Korna seslerinden araç gürültüsünden “Bu şehirde yaşanmaz” diyoruz. Aslında insanların dar bir bölgede toplanmak zorunda bırakılmasından dolayı yaşanan yoğunluğun günahını yaşadığımız şehre yüklüyoruz. Haksızlık ediyoruz…
Evet, nerede şimdi dün çekildiğimiz resimler… Mesai saati içinde bulduğumuz en boş anda hemen sosyal paylaşım sitelerimizden yükleyelim. Bakalım akşama kadar kaç beğeni, kaç yorum alacak. Ayrıca bakalım bu hafta en lüks ve şık tatili kim yapmış… Kimler şehir dışına çıkmış kimler yine alışveriş merkezlerine talim etmiş…
Artık Pazartesi günleri insanların en çok merak ettiği ve en fazla yaptığı faaliyetlerin en başında bunlar geliyor. Ne kadar doğru yapıyoruz, ne kadar eğri yapıyoruz bilmiyorum ama toplumun yaklaşık yüzde 70’i böyle yapıyor.
Elbette günümüzde her insan her zaman öyle lüks yerlere takılamıyor. Hem zaman açısından hem de ekonomik açıdan böyle bir tatil ya da böyle bir gezi mümkün olmuyor. Zaten olmadığı için bu mekânlar ya da gezilen yerler bu kadar değerli ve kıymetli oluyor. O nedenle yapmış olduğu geziyi, tatili ya da ziyareti bu şekilde hemen paylaşıyor. Elbette paylaşılan her fotoğrafın ayrı bir önemi ve sosyal anlamı bulunuyor. Yapılan bu faaliyet bazılarına göre gereksiz, anlamsız ya da yersiz… Ama bazıları için hayati önem taşıyor, bazıları çoğunluğa ayak uydurmaya çalışıyor.
Ama sonuç olarak öyle ya da böyle sosyal medyada tatil fotoğraflarımızı paylaşmayı çok seviyoruz. Aslında ne demek istediğimi akşam saatlerinde sosyal paylaşım sitesine baktığınızda daha iyi anlayacaksınız.
Pazar günü boş kalan Adana’da Pazartesi işte bu kadar hızlı başlıyor. Bir taraftan tatilde moral depolayan insanlar işlerine daha dinamik başlıyor ve gerek iş arkadaşlarına ve gerekse de vatandaşlara güler yüzlü bir şekilde davranıyor. Bir taraftan da fotoğraflarını paylaşmanın heyecanını ve çabasını yaşıyor. Aslında Pazartesi sendromu denir ama ben Pazartesi sendromuna pek inanmıyorum. Çünkü Pazartesi günün nasıl bittiğini anlayamıyorum. İşin temposu günümüzde insanlara aslında böyle bir sendrom yaşatmıyor.
Aslında hafta sonları da sosyal medya Adana gibi sessiz-sakin ve hareketsiz oluyor. Tıpkı Adana gibi… Ama haftanın ilk gününde hızına yetişmek mümkün olmuyor. Yeni yeni fotoğraflar, farklı farklı mekânlar ve bölgeler diğer insanların aslında tatilini belirliyor. İnsanlar gerçekten beğendikleri yerler arasında aslında bu paylaşılan fotoğraf sayesinde daha kolay tatil için gidecekleri yerleri ve mekânları belirleyebiliyor.
Ne diyelim herkese bol paylaşımlı, bol beğenili ve çok yorumlu bir Pazartesi günü dileği ile…