
ADANA (GÜNEY HABER)-TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı ÇM Kenan Doğan, 5 Haziran “Dünya Çevre Günü” henüz bir kutlama günü olmadığını, bu günün çevre sorunları ile yüzleşme günü olarak anılması gerektiğini ve çevreyle ilgili yanlış algıların biran önce düzeltilmelidir dedi.
Birleşmiş Milletler Örgütü‘nün 1972 yılında Stockholm‘de 133 ülkenin katılımıyla düzenlediği zirvede, 5 Haziran tarihinin “Dünya Çevre Günü” olmasına karar verildiğini hatırlatan ÇMO Adana Şube Başkanı ÇM Kenan Doğan, “O tarihten bu yana her 5 Haziranda kamuoyunda çevre bilincinin arttırılması, çevre sorunlarının çeşitli yönlerine dikkat çekilmesi amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Artan nüfus ve gelişen teknolojilere ayak uydurmak istenirken tüketim alışkanlıkları değişmekte ve dünyada olduğu gibi ilimizde de çevre sorunları her geçen gün artmaktadır”
ÇEVRE MÜHENDİSLERİNİN ELİNDE SİHİRLİ DEĞNEK YOK
ÇM Doğan, yaptığı yazılı açıklamada “Çevre Mühendisliği; çevre sistemlerinin daha karmaşık hale gelmesi, değişen dünya ve yaşam düzenine göre oluşan çevresel sorunlara ve problemlere çözüm bulma gerekliliği ve bu problemlerin çeşitliliğinin giderek artması nedeniyle, dünyaca kabul edilen ayrı bir disiplin haline gelmişken, ülkemizde henüz hak ettiği konumda değildir. İlimizde ki yerel yönetimlerde dahil olmak üzere, kamu kurumlarında çevre mühendisi istihdamı komik rakamlardadır. Milyonlarla ifade edilen il ve ilçe yönetimlerinin çevresel sorunlarını, sadece bir ya da birkaç Çevre Mühendisinin çözmesi beklenmektedir. Yerel yöneticiler ve izleme ve denetleme yetkisine sahip kamu kurumları, Çevre Mühendislerinin elinde sihirli değnek olduğunu mu düşünmektedir? Eski tecrübelerde göstermiştir ki; seçim çalışmalarında en çevreci benim yarışına giren yerel yönetime talip olanlar, makam ayrıcalığına girince çevresel vaatlerini unutmaktadır” dedi.
KALDIRIM İŞGALLERİNE SON VERİLMELİ
Kentlerin ortak yaşam alanlarımız olduğunu ifade eden ÇM Doğan, “Bu nedenle kentler tüm yurttaşlara eşit imkanlar ve fırsatlar sunmalıdır. Birilerinin yeme içme ve kahve keyfi, ya da o keyifleri sunanların kazançları, çoğunluğun yaşamının engellenmesine neden olmamalıdır. İlimizde merkezde ve birçok alanda kaldırım işgalleri mevcuttur. Bu alanlarda normal vatandaşlar bile yaşam sürmekte zorlanırken, engellilerin yaşam sürmesi imkansız hale gelmektedir. Yerel yöneticiler çevresel engel oluşturacak değil, bu engelleri ortandan kaldıracak projeler gerçekleştirmelidir. Engellilerin sosyal entegrasyonu için toplumdaki yanlış algıyı ve önyargıyı değiştirmek için çalışmalar yapmalıdır”
HAVA KİRLİLİĞİ KABUS GİBİ ÇÖKÜYOR
Adana’nın kış aylarında yoğun bir hava kirliliğine maruz kaldığını da hatırlatan ÇM Doğan, “Hava kirliliği Adanamızın üstüne adeta bir kabus gibi çökmekte, birçok vatandaşımız akşam saatlerinde nefes almakta bile zorlanmaktadır. İlimizde yardım amaçlı dağıtılan kömürlerin miktarının ne kadar olduğu, analiz sonuçlarının yaptırılıp yaptırılmadığının tespit edilmesi; yaptırılıyorsa bu verilerin Adanalı yetkin kurum ve kuruluşlarla ile paylaşılarak gereğinin yapılması gerekmektedir. Odamız, izleme ve denetim yetkisine sahip kurum ve kuruluşları bu kirliliğe biran önce çözüm bulmaları için göreve çağırmıştır. Dağıtılan kömürlerin her zerresinde Somada yitirdiğimiz madencilerin emekleri ve çığlıkları vardır. Bu nedenle; odamız; Soma faciasının unutulmaması ve benzer faciaların önüne geçilebilmesi için Maden Kanununun adının Soma Kanunu olarak değiştirilmesini önermiştir”
ÇM Doğan, “Yeşili günden güne azalan ilimizde; yeşil alanlara yapılaşma planlamaları gündeme gelmekte, halkın ortak kullanım alanları yok edilmeye çalışılmaktadır. İlimizdeki gürültü kirliliğinin önlenmesi ve kontrolünde; yerel yönetimler denetim yetkisini üstlenmeli ve bu kirliliği önlemede gerekli gayreti göstermelidir. İçme suyu havzamızı alıcı ortam olarak kullanan ilçeler; atık sularını arıtmadan havzaya vermekte ve kirlilik yükünün artmasına neden olmaktadırlar. Evsel nitelikli atıksu arıtma tesisi olmayan ilçelerin arıtma tesislerini yaptırmaları gerekmektedir. Çevresel anlamda yapılan her türlü müdahale ve tüketmeye rağmen, mücadelemiz korkmadan, yılmadan devam ediyor ve edecektir.Çevre Mühendisleri Odası Adana Şube olarak “doğayı atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan ödünç aldık” bilincini benimsiyor ve bu nedenle; İskenderun ve Mersinde planlanan termik santrallere, Akkuyu’da yapımı süren nükleer santrale, derelerin kurutulmasına, milyonlarca ağacın katledilmesine, onlarca sulak alanın yok edilmesine, havamızın, suyumuzun, toprağımızın kirletilmesine neden olan çıldırmış projelere hayır diyoruz” şeklinde konuştu.