Adana lütuflu bir şehir… Bir yanımız deniz, bir yanımız karla kaplı muhteşem Toros dağları. Ortasından muhteşem güzellikte bir nehir geçmekte… İklimimiz herkesi kucaklayan bir iklim. Ovamız dört mevsim dolu dolu, bereketli hasat verir. Üstelik şehrimiz üzerinde tarihi ve başyapıt niteliğinde birçok eser var. Bu güzellikler şehrimize bahşedilmişken şehrimiz doğru yatırımlar ile geliştirilmelidir ve dünyaya çekim merkezi olmalıdır. Tabii ki her yapılaşma ve gelişim Adana’nın tarihi ve doğal dokusunu merkeze almalıdır.
Şehircilik açısından birçok nokta var iken ben bir dünya gezgini ve vatandaş olarak birkaç önemli fakat etkili noktaya temas etmek istiyorum.
Adana merkezinde trafik sıkışıklığına en fazla sebep olan yerler arasında E-5 Dörtyol kavşağı ile Optimum –Hilton Kavşağında yapılmış olan alt geçitler vardır. Bunların üstlerinin kapatılması şarttır. Adana’da ana trafiğin dağılımını sağlayan en büyük arter olan E-5 yolu üzerindeki bu alt geçitler hem şehirleşme açısından oldukça çirkin görüntü yaratıyor hem de trafiğin daha fazla sıkışmasına neden oluyorlar. Alt geçitlere yer açmak için her iki istikamet birer şeride indirilmiştir. Oysa alt geçitlerin üstü kapanarak trafiğe açıldığında her iki istikamette dörder, beşer şerit oluşacaktır. Üstelik alt geçidin katkısı da hesaba katıldığında ana arterdeki trafiğin çok daha rahat akacağı ve bunun da tüm şehre yayılacağı görülecektir. Bir de bu altgeçitlerin üstlerinin kapatılarak trafiğe açılması durumunda Adana’nın merkezi ve girişi şehircilik adına çok daha yüksek estetiğe sahip olacaktır. Adana’nın marka kent olmasına katkıda bulunacaktır.
Diğer taraftan Adana’da daha önce yapılmış olan akıllı kavşakların da düzeltilmesi gerekmektedir. Bu kavşaklar akıllı kavşak olmaktan ziyade kaza potansiyelli kavşaklara dönüşmüştür. Bunların Sayın Hüseyin Sözlü ve ekibi tarafından göz önüne alınacağını ve düzeltileceğini umuyorum.
Şehrimizin diğer kanayan yarası da tarihi nitelikte olan veya olmayan yapıların koruma kurulu kararlarıyla çürümeye mahkûm edilmesi ve bunların şehir merkezinde suçlu, fuhuş ve pislik merkezine dönüşmesidir. Bu yapılar Valilik ve Belediyeler ile birlikte sivil toplum kuruluşları arasında yapılacak dayanışma ile topluma kazandırılmalıdır. Hatta bu çürümüş yapılar sosyal odaklı merkezlere dönüştürülerek istihdam ve eğitim olanakları yaratılmalıdır. Bu konuda Sayın Valimiz ve Başkanlarımızın önderliği beklenmektedir. Bizler de bu konuda tecrübe, birikim ve bilgimizi paylaşmaya hazırız.
Unutulmaması gereken önemli bir nokta da kentsel dönüşüme hız verilmesi gerektiği ve merkezi hükümetin de bunu desteklemeye devam etmesi gerçeğidir. Adana’mızın “eski” şehri yepyeni bir kimlikle dünyaya örnek olabilecektir.
Allah vergisi tüm imkânlara sahip şehrimize insan aklı, sevgisi ve emeği de eklenince şehrimizin Dünya da sayılı şehirlerden olması işten bile değildir. Adana’mız hepimizindir. Ülkemizin yaşadığı uzlaşı ve toplumsal mutabakat döneminde şehrimize hizmet etmek için müthiş işbirliği fırsatları doğmuştur.
Atalarımız boşuna “Balı olanın sineği Bağdat’tan gelir,” dememişler. Biz Adana’mızı yaşanabilir kentler içerisinde yüksek noktalara getirelim, yatırımcıya, sanayiciye imkânlar yaratalım elbette bizim Arılarımız dünyanın her yerinden gelecektir.