Türkiye’de mesleğe adım attıktan sonra Almanya’da yaklaşık 15 yıl çalışan mekanik saat ustası Mustafa Yurtbulmuş, şimdilerde mesleğini gelecek kuşaklara aktarmaya çalışıyor. Murat Yurtbulmuş’un hayalinde ise Türkiye’de bir saat okulunun açılması.
ADANA (GÜNEY HABER)-Türkiye’de mesleğe adım attıktan sonra Almanya’da yaklaşık 15 yıl çalışan mekanik saat ustası Mustafa Yurtbulmuş, şimdilerde mesleğini gelecek kuşaklara aktarmaya çalışıyor. Murat Yurtbulmuş’un hayalinde ise Türkiye’de bir saat okulunun açılması.
Adana’da yaşayan mekanik saat ustası Murat Yurtbulmuş, Türkiye’de bir saat okulunun açılmasını istiyor. Türkiye’den saat ustası olduktan sonra Almanya’ya giden ve Almanya’da 15 yıl boyunca saat fabrikalarında çalışan Murat Yurtbulmuş, şimdilerde mesleğini genç nesillere aktarmaya çalışıyor.
Her evde mutlaka eski bir mekanik saat olduğunu belirten Yurtbulmuş, bu saatlerin çöpe atılmasını istemiyor. Mekanik saatleri yeni nesillere sevdirmeye çalıştığını söyleyen Murat Yurtbulmuş, “Yeni nesil aslında mekanik saatleri çok seviyor ama pek tanımıyor. sirinevler.madamnet.com Bizlerde tanıtmaya ve sevdirmeye çalışıyoruz. Evlerindeki mekanik saatleri atmasınlar sahip çıksınlar babalarının analarının yadigarı onlar. İnanın hem çok güzel aletler hem de bir nostalji olarak saklasınlar. Fakat şunu görüyorum gelinlerimiz kızlarımız yeni nesil biraz bu işe hor bakıyor. Ve ben bundan üzülüyorum.” dedi.
Türkiye’de bir saat okulunun açılmasını isteyen Murat Yurtbulmuş, eğer bir saat okulu açılması durumunda müze haline getirdiği atölyesindeki tüm saatleri bu okula bağışlamak istiyor. Saat okulunun bir fakülte yada bir meslek yüksek okulu olarak açılabileceğini belirten Yurtbulmuş, “Bu yönde başvurum direkt olarak resmi olmadı ama gayri resmi çok başvurumuz oldu. Kaymakam Bey’e söylüyoruz yakın bürokrasiden arkadaşlara söylüyoruz sizlere söylüyoruz inşallah da olur. Ben bunu yapabilirim ancak. 34sirinevler.madamnet.com Bana bir vazife düşerse öğretmen olarak da değil takımlarımı, aletlerimi oraya bağışlayabilirim. Bir gün Adana da müze kurulursa bağışlayacağız zaten. Kol saatinden tutun köstekli saat, duvar saati, masa saati, fabrika saati, bekçi saati çeşit çok. Bunların arasında hem değerli saatler var hem de değeri bilinmeyen saatlerde var. Bunların hepsi bile kendi başına bir değer. Bugün düşünün Türkiye’miz de bunlar için dünya kadar para ödediğimiz saatler bunlara sahip çıkmamız lazım en azından gelecek nesillere aktarmamız lazım. Anamız babamız alıp kullandığı avcilar2.madamnet.com bu saatlerin gösterdiği zamana göre, namazını kıldı, orucunu tuttu. Rahmetli annem masa saatinin başı ucundan hiç ayrılmıyordu çünkü namaz vakitlerini hep ondan biliyordu. Kalkıp da bizde o gitti, o zaman bu saat de atılsın dememiz gerekmiyor aksine o saate sahip çıkmamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.