Bilgi o kadar hızla üretilmektedir ki tüketimi ve eskimesi de o kadar hızlı olmaktadır. En azından bilimsel alanda bunun böyle olduğunu alanın içinde bulunan ve gelişmeleri yakından takip eden bilim ve sanat insanları yaşayarak görmektedirler. Eskiyen bilginin güncellenmesi ve yeni bilgi üretimi için sürekli bilginin üretilmesi gerekmektedir. Bilgi üretimi ve tüketimi konusunun farkına varabilen ülkeler bugün gelişmiş ülkeler sınıfında bulunmaktadır.
Örneğin ilk araba motor buhar gücü ile çalışıyordu, sonra gaz ile çalışmaya başladı, sonra sitem ve aksamlar elektronik olarak kontrol edilebildi, günümüzde elektrikli ve yazılma dayalı bilişim teknolojileri ile üretim yapılmaktadır. On beş yıl öncesi yayınlarda motorlarda içten yanmalı güç kaynağı yerine bugün elektrik üreten ve elektriğin tasarrufunu yapan makalelerden bahsediliyor. Dünün bilgisi önemli ancak kullanılması verimli değil.
BİLGİ TOPLUMUNUN İŞLEYİŞ MANTIĞINI İYİ ANLAMAK ZORUNDAYIZ
Son çeyrek yüzyılda bilgisayar ve Internet yardımı ile ciddi bir bilgi patlamasının yaşandığı görülmektedir. Yoğun ve hızlı bilgi üretiminin hızına ulaşmanın artık neredeyse imkânsız olduğu bir konuma gelinmiş durumdadır. Yoğun bilgi üreten ve konunun önemini kavramış ülkeler son yıllarda eğitim sistemleri temelden değiştirerek yeni paradigmalar yaratmaya çalışmaktadır. Bugün dünyadaki en önemli üstünlük kaynağı ekonomiden çok bilgi yoğunluğuna sahip olmak olduğu kabul edilmektedir.
Bilgi toplumu çağının gereği olan bilginin akış hızını ve yoğunluğunu doğru algılamak ve doğru kullanmak artık bir beceri durumuna da gelmiştir. Yoğun olarak üretilen ve dağıtılan bilgiyi yakalamak ve dönüştürme becerisini gösteren ülkeler teknoloji üretebilen ülkeler olarak, ekonomik olarak gelişmiş ülkeler konumundadırlar.
Bu bağlamda bilgi çağının bir parçası olmak için geçmişten günümüze üretilmiş bilgiyi ve bilginin elde ediliş mekanizmasını yani yöntemini bilmemiz gerekir. Yöntem bilimi ülkemizde en az konuşulan konudur. Birçoğumuz yayın yaparken uluslararası dergilerde gelen en ciddi eleştiri yayının metot kısmı ile ilgilidir. Metot bilimin esasını oluşturmaktadır. Konunun geçmişini bilmek yani bilim tarihini bilmek konunun kavranması ve bilginin özü olan hipotezin ortaya konması için önemli. Bilgi üretmek için ne arandığını bilmek ve neyin aranmadığının da bilinmesi için ilgili konunun geçmiş ve yapılan çalışmaların bilinmesi durumunda geleceğe yönelik daha sağlıklı soru sorulur ve ona göre de bilgi üretilir.
BİLGİ ÜRETMEK İÇİN ALT YAPI ŞART
Bilgili insan ile işgücünün niteliğinin artabileceği, iletişim altyapısının gelişeceği ve teknolojinin yaratılacağı artık yaşanarak tecrübe edilmektedir. Kişi başına milli gelirleri aynı olan Almanya ve Kuveyt’in teknoloji yaratma veya sorun çözme yöntemlerinin farklılılığı birere önemli örnektir. Almanya ikinci dünya savaşı sonrası taş üstünde taşın kalmadığı ortamdan yetişmiş bilim insanı ve teknoloji üretme bilgisi ile bugün geldiği konum ile Kuveyt’in bilim ve teknoloji üretmeden elindeki petrol gelirini sürekli tüketime yönelmesi en açık örnektir. Bu örnek gelişmekte olan ülkelerin geleceğine en büyük katkıyı yapacak olanın yetişmiş insan kaynağı ve buna yapılan yatırım olduğunu unutmayalım. Temel bilimler bilgi üretmede istenilen ölçüde etkili olmasalar bile uzak doğu ülkeleri bilgiye ulaşma ve değerlendirmede önemli mesafe kazanmış toplumlar olarak gelişmiş ülkeler konumuna gelmişlerdir. Bugün Japonya, Güney Kore, Çin, Tayvan, Singapur bilime ciddi ölüde GSMH’de kaynak ayıran ülkelerdirler.