Son yıllarda yasak kelimesine o kadar çok aşina olduk ki artık bizim için bir anlam ifade etmemeye başladı. Özellikle içki yasağının getirilmesinden sonra insanların büyük çoğunluğu tepki gösterdi. Alkol kullanan ya da kullanmayan her kesimden tepki gören bu alkol düzenlemesinin bir mantığı bulunmamaktadır. Aslında çoğu yasağın mantığı bulunmamaktadır da bazılar toplum düzenini sağlayabilmek için uygulanmaktadır. Bundan önce de sigara yasağı getirildi. Sigara yasağı ile de insanlar birçok çözüm üretti. İçen gene içiyor. İçmeyenlere saygı duyulması gerektiği ile ilgili bir görüş vardı bu yasak getirilirken. Peki, içenlere neden saygı duyulmuyor? İçmek bir insanın en doğal özgür tercihidir. Yanındakine zarar veriyor bahanesine bakacak olursak da içmeyen adam oraya girmeyecek arkadaş. Yâda en basitinden sigara içilen yer ile içilmeyen yer ayrı olacak.
İçki düzenlemesinde getirilen yasaklama ise akşam 10 ile sabah 6 arasında satış yapılmaması üzerine. Bunun mantığı ne olabilir ki? Kendilerince bir mantık üretmişlerdir elbet. O saatlerde şoförler alkol almasın düşüncesi ile yapılmış olabilir. O saatlerde sokaklarda alkollü adamlar olmasın olabilir. Arkadaş, otoyol kenarlarında alkol satışı yasaklandı da içecek adam şehir merkezine girip gene alıyor alacağı alkolü. Saat 10’dan sonra alkol satılmayacak da alacak adam zaten alır o saate kadar. Hem gece karaborsa tezgah altlarından satışı körüklemez mi bu. Ben içmiyorum sen de içme mantığından başka bir şey değil bu.
Daha özgür bir ülke, daha yaşanılabilir bir ülke diye uğraşırken, bir kesimin istekleri yapılırken belirli bir kesime yasaklamalar getirilmesinin mantığı nedir. Toplumu ayrıştırmaktan başka bir şey değil de nedir. İçen içer, kime ne demezler mi adama. Tabi ki toplum düzenini bozuyorsa ve insanlara zarar veriyorsa bu insanları cezalandıracaksın. Hem de en ağır cezaları vereceksin ki bir daha yapmaya cesaret edemesin.
Günümüzde daha çok yasaklamalar insanların tepkisine neden olmaktadır.
Siyasi erklerinde birleştirici ve yumuşatıcı tavır takınmaları son derece önemlidir.
İnsanlar isteklerini demokratik sınırlar çerçevesinde rahatça söyleyebilmeli. Devlet ise bu özgürlüğün yerine getirilmesini sağlamalıdır.
Her zaman söylenen bir tabir vardır; yasaklar daha cezp edicidir.